HZ. PEYGAMBERDEN GÜNÜMÜZ LİDERLERİNE

                                 HZ. PEYGAMBERDEN GÜNÜMÜZ LİDERLERİNE

Bu yazımız da Hz. Peygamberden günümüz cemaat liderlerini ve kanaat önderlerini karşılaştırıp biraz irdelemeye gayret edeceğiz. Öncelikle Allah azze ve celle bizlere kitabında “An dolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resulünde güzel bir örnek vardır” buyurmakta ve günümüzde onun izini takip eden insanımız gerçekten bu Kur’an’ı emre uyuyor mu, yoksa uymuyor mu onu irdeleyeceğiz.  Onda sizler için güzel bir örneklik vardır. Peki, bu buyruk bize ne anlatıyor? Biraz ona bakalım bu buyruk bize onu kürsülerden, hadis rivayetlerinden okuyun, insanlara bol bol anlatın mı diyor? Yoksa onun gibi olun mu diyor? Günümüz cemaat ve kanaat önderleri, yani Hz. Peygamberin varisi olduğunu iddia eden insanımıza baktığımız da bize Allah ve resulünü mü çağrıştırıyor? Yoksa bambaşka bir şey mi? Hz peygamberin hayatını hepimiz okuyoruz. Her Müslüman az yâda çok tanıyor asgari düzeyde Allah resulünü. Peki, bu insanlara sorsak ‘hangi cemaat lideri veya kanaat önderi Hz. Peygambere benziyor?’ diye sizce alacağımız cevap ne olur? Eminim %90 hiçbiri sonucu çıkacaktır. Peki, soruyu şöyle sorsak ‘sizce Hz. Peygamberi en güzel kim anlatıyor?’ desek sizce sonuç ne olur? Kanaatimce ilk sorunun tersi olur diye düşünüyorum. Peki, yukarda mealini yazdığımız ayetin tarif ettiği örneklik bu mu? Yok dediğinizi duyar gibiyim çünkü akıl sahibi her insan örneklik denildiğinde onun gibi olmayı anlar. Bu bir çelişki değil mi? Yani onu çok güzel anlatıp ama ona hiç benzememe. Kanaatimce bu bir çelişkiden öte bir akıl tutulması veya yeni bir din tahsis etmek olmaz mı? Allah bir peygamber göndermiş yeryüzünde insanlık için tercih ettiği düzeni onun örnekliğiyle hayata geçirmiş ve insanlığa bir yaşam biçimi, diğer adıyla sünnet bırakmış. Bunu Peygamber eliyle yapmış eğer peygamber yanlış yapsa müdahale edip düzeltmiş. Biz de sünnet derken Hz. Peygamberin yaşantısını anlıyorsak (ki böyle) onu örnek alan kişiler onun yaptıklarını yapan, kaçındıklarından kaçınmak durumunda olmalılar. Peki, böyle mi? 25 yıllık İslami geçmişi olan ve birçok cemaat veya lider hoca ile tanışıklığı olan birçok üst düzey görevlerde bulunan birisi olarak özellikle tevhidi çizgide olan yapıların önün de duran kişilerin istisnalar hariç hiç Hz. Peygambere benzeyenini görmedim. Çok iddialı bir cümle oldu ama maalesef hakikat bu. Ama bu yapıların içinde çok samimi mümin muvahhit insanlar tanıdım. Bu samimi muvahhit insanlar samimiyetleriyle insanlara örnek oluyorlar, onların liderleri bunların arkasında onları yetiştiren olarak algılanıyor o samimi insanların öz verili çabaları hiçte hak etmediği halde onun hanesine yazılıyor veya öyle algılanıyor. Yani çabalayan mümin samimi sıradan bir cemaat mensubu ama yaptıkları onun için hiçbir şey ifade etmiyor. Her güzellik lidere yazılıyor. Yanlışlar garibim sıradan cemaat bireylerine mal oluyor. Lider hiç birini üslenmiyor. Hz. Peygamberin, bu lider olduğunu iddia edenlerin hiç yanından geçmeyen sünnetleri var bunları biraz açalım. Siz hiç Müslüman kardeşi aç iken kendisi ziyafet çeken bir peygamber okudunuz mu? Peki, siz hiç kendisi aç kalıp cemaatindeki yoksulları doyuran bir lider tanıdınız mı? Çevresinde aç yoksul insanlar varken kendisi bir eli yağda ötekisi balda olan lider var mı çevrenizde? Kirasını ödeyemeyen gariban asgari ücretle geçinmeye çalışan cemaat bireyleri varken kendisi birkaç evlilik yapmış ve bunların geçimini cemaat üyelerinden topladığı aidat veya Müslümanların zekât sadakalarından sağlayan lider var mı çevrenizde? Sizin çevrenizde hiçbir işi mesleği olmayan ticaret vesaire de yapmayan ama birkaç ev geçindiren lider var mı? Başka bir soru sizin çevrenizde hiçbir iş yapmayan elinde çantası il il gezen bir lider var mı? Sizin çevrenizde Kur’an kursu hocası olup da yetiştirdiği öğrencilerden dini anlamda eksikleri olan veya kurstan sonra namazı vesaire bırakan öğrencileriyle özel ilgilenen bir lider duydunuz mu? Yoksa bu kurslardan çıkanları kendi hallerine terk edip kendi keyfiyle ilgilenen sanki onlar orada eğitim almamış, onların sorunları o liderin sorunu değilmiş gibi elinde çanta il il gezen lider var mı çevrenizde? Peki, çevresinde gariban olduğu için evlenemeyen, bu yüzden günaha düşen gençler varken kendisi iki veya ikiden çok evlilik yapan lider var mı? Şimdi diyeceksiniz ki ‘Hz. Peygamber de çok evlilik yaptı neden kınıyorsun?’ diye yok kınamıyorum. Evet, peygamber çok evlilik yaptı ama kendi öz kızını hiçbir dünyevi varlık istemeden genç Müslümanla evlendirdi. Peki, çevrenizde birden fazla evlilik yapan lider kendi öz kızını çevresini bırakalım, kendi cemaatinden gariban biriyle evlendirdiğini bilen var mı? Bu ve buna benzer o kadar çok sorulacak soru var ki konuyu uzatmamak adına kısa kesiyorum. Gelelim bu soruların Hz. Peygamber tarafında ki örnekliğine. Örneğin Hz. Peygamber kendi yapmadığı hiçbir şeyi bir başkasına yap demedi. Yapılması gereken bir şey varsa önce o yapmalı ve örnek olmalı. Nasıl mı? Hudeybiye’yi hatırlayın yapılan anlaşmaya bütün Müslümanlar karşı çıktı. Hz. Peygamber ‘kalkın kurbanlarınızı kesin’ dedi kimse yapmadı. Hanımı ‘ey Allah’ın resulü siz yapın onlar sizi takip edecek’ diyordu ve kendisi yapınca bütün Müslümanlar yaptı. Bir başka sünnet “komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir” buyuran resulün varisleri! Artık bırakın komşusunu akrabası aç, kendisi nasıl daha lüks araba alırım veya daha lüks bir ev alırım paraları şu yatırım araçlarına yatırıp zenginleşmeyi planlayan lider yok deyin çevremizde. Siz hiç Hz. Peygamberin bir Müslümana zulüm ettiğini okudunuz mu yâda duyan oldu mu? Yoksa aksini mi yaptı? Zalimin zulmüne ses çıkarmayan da zulme ortak olmuş mu dedi? Peki, zulüm nedir? Zulüm, adaletsizlik, haksızlık ve zorbalık demektir. Adaletin zıttı bir kavramdır ve bir şeyi olması gerekenin dışına kaydırmak, bir kimsenin rızası olmadığı halde mülkü üzerinde tasarrufta bulunmaya kalkışmak, haddi aşmak gibi manalara gelir.

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kıyamet gününde, haklar sahiplerine mutlaka verilecektir. Hatta boynuzsuz koyun için, boynuzlu koyundan kısas alınacaktır. ” Konuyu dağıtmadan Hz. Peygamber (s.a.s) onun yolunu takip edenler için bir örnektir. Bu örneklik her toplumda ve her zamanda aynıdır değişmez. Örneğin Mekke’deki Muhammet ile Meddindeki aynıdır. Yani hangi topluma giderse gitsin aynı örneklik karşınıza çıkıyor toplumdan topluma farklı bir kişilik yok aynı kişi aynı uygulamalar. Yani bugün cemaat yönetenler onun varisi olduğunu iddia edenler şunu iyi bilsinler! Bu zamanda ve bu toplumda yaşasaydı yine aynı kişi olurdu o. Sizin zaman ve toplum değişti demeniz tamamen altı boş sözlerdir. Medine de yaşayan Hz. Peygamber hendek kazır, mescit yapımında taş taşır, hendek kazarken karnına taş bağlar, yiyecek bir şey olunca da onu herkesle paylaşırdı. ‘Bu bana ancak yeter’ deyip köşeye çekilip yemezdi. Yeseydi de emin olun çevresindeki insanlar ‘biz aç kalalım onu doyuralım’ derlerdi ama Allah o güne değil asırlar sonrasına mesaj veriyordu. İşte sünnet arayan liderlerimize Hz. Peygamberin varislerisiniz ve sizin samimiyetinizi biz işte buralarda göreceğiz. Zenginliğinizi Allah için mi harcıyorsunuz yoksa buralardan zenginleşmeye mi çalışıyorsunuz? İnsanlar samimiyetinizi ölçecek. Ben burada bir isim vereceğim Ahmed Kalkan, Allah ona rahmet etsin yaşam tarzı ve yaşam standardı Hz. Peygambere benziyordu. Ben çok zaman aç kaldığını evine ekmek bile alamadığını biliyorum. Yazdığı kitapların parasını bile infak ettiğini biliyorum. Parası olmadığı için doktora gidemediğini onu yakınken tanıyanlar bilir ve şahittirler. İşte bu yaşam bu toplumda bir karşılık buldu özü sözü bir biriydi. Onun gibi biri bir daha çıkar mı bilmem. Cemaatin lideri toplumun içinde olacak yeri gelir sırtında çuval taşıyacak, yeri gelir cebindeki son parayı ihtiyaç sahibine verecek, yeri gelir bulaşık yıkayacak, yeri gelir temizlik yapacak. Bir iş olduğunda onu yaptıracak birilerini aramak yerine kendisi örnek olup yapacak ki arkasından gidenler örnek alsınlar. Bizde bunların hiç biri yok bu makam maalesef posta dönüşmüş ve insanları kendine köle olarak algılıyor. Çevresindekiler emrine amade köleler, itaat etmeyenler zaten dinden bile aforoz ediliyor. Bu yazımızda bu günün liderlerine çağrıda bulunduk yanlışlar çok doğruları örtüyor bunu tersine rücu ettirmelisiniz yoksa bunun hesabı çok çetin olacak. Biz bu yazımızda eleştirdiğimiz lider tiplemesini genele rücu etmiyoruz tabi ki güzel örnekler var ama çok az ve yetersiz olanlar da toplumda tanınmayan mütevazı insanlar. Toplumda tanınan genelde ağzı iyi laf yapanlar veya etrafında çok şak şakçı barındıranlar oluyor. Maalesef insanımız gücün yanında saf tutuyor unutmayın eğer sizin de lideriniz böyleyse yani güzel konuşan ama tersini yapan konuştuklarıyla yaptıkları birbirini tutmuyorsa sizi yarın altından kalkamayacağınız bir hesap bekliyor. Size ufak bir tüyo vereceğim eğer önünüzde duran lider her şeyi en doğru ve en güzel kendisi biliyor ve bunu yapıyorsa aman dikkat. Şöyle bitirelim yarın Allah hepimizi kitabından hesaba çekecek ve mükâfat veya ceza azap karşımıza çıkacak. Hesaba çekileceğimiz liderimiz değil o gün o da kendi derdine düşmüş olacak. Hz. Peygamberin varisleri, onun başladığı yerden başlayın o zengindi bütün varlığını Allah için harcadı. Zengin Muhammet fakir ve yeri geldi aç kalan bir bireye dönüştü işte size sünnet. O Müslümanların infaklarına hiç bakmadı tersine kendisine hediye edilen bir tas hurmayı bile kendisi infak etti buyurun size sünnet. Neden bunlar sünnetler arasında yok? Sıradan insanın yaptığında sünnet olacak konuları kendinize sünnet olarak görüyorsunuz siz peygamber varislerisiniz sizin sünnetiniz sıradan insandan çok ama çok öte olmalı. Çoğu zaman kendiniz bile yapmadığınız nice konuyu cemaate yaptırıyorsunuz.

İnsanlarımıza açık çağrımız bir derneğe vâkıfa gittiğinizde oranın lideri size kendi eliyle çay yapıp ikram ediyor mu yoksa bize çay getirin mi diyor iyi bakın. Bir dernekte veya vakıfta oranın lideri her insan gibi çalışıyor mu yoksa postunda oturup emirler mi yağdırıyor iyi bakın. Unutmayın Allah’ın resulü mescitteyken ona ülke temsilcileri geliyor’ Muhammet kim?’ diyorlar onun o mescitte olan her insan gibi sıradan bir yaşam standardı vardı. Bugün sizlere liderlik yapan hocalarınıza iyi bakın Hz. Peygambere mi benziyor yoksa saltanat sahiplerine mi? Unutmayın o hoca yâda lider, Allah’ın resulünün temsilcisi konumunda ve ona benzeme onun gibi olma zorunluluğu var. ‘Yok, ben Allah resulünün temsilcisi değilim diyorsa’ o zaman kime tabi olduğunuzu varın siz düşünün. Bize düşen uyarmak ikaz etmek, yarın biz yanlış yaptık siz bizi uyarmadınız demeyin. Allah’ı şahit tutuyoruz biz yazdık ve uyardık üstümüze düşen sorumluluğu yerine getirdik. Değerli kardeşlerim şu hususta bir karar vermemiz gerekiyor. Cemaat dediğimiz oluşum veya kurum Allah’a ait bir yapımı? Yoksa kişi veya şahıslara ait bir yapımı? Bunun cevabını verdiğimizde bütün soruların ve kargaşanın cevabını vermiş olacağız. Biz bu cevabı siz değerli okuyucularımıza bırakmış olalım. Rabbim buna şahittir. Rabbim tüm Müslümanlara feraset, basiret ve hikmet nasip etsin. Liderinin rızasını değil rabbinin rızasını celbeden Salih ameller işlemiş olarak rabbine dönmeyi nasip etsin.

Son değişiklik Pazartesi, 17 Ekim 2022 20:20

Yorum yapın

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuzdan emin olun. HTML kodları kullanılamaz.